Hahnemann yaptığı gözlem ve deneyleri Organon ‘da anlattı. 1810 da ilk Organon’u yayınladı ve o günden sonra da sürekli geliştirmeye devam etti. Aforizma 2 de söylediği, yumuşak ve hızlı tedaviye henüz ulaşamadığını düşündüğünden yeni bir dinamizasyon metodu denedi .LM potens dediği bu yeni metodunu Organon 6 ‘da ayrıntılı bir şekilde açıkladı. 1842 de tamamladığı 6. Baskı için yayıncısına “18 ayın sonunda neredeyse mükemmele yakın olan 6.Organon’umu tamamladım” demişti. Ancak kitap yayınlanamadan 1843 ‘te Hahnemann bu dünyayı terk etti. Karısı Melani 6, Organon’u izleyerek Homeopati uygulamaya devam etmesine rağmen kitabın yayınlanmasına izin vermedi. 1920 yılında Dr.Haehl orjinalini yayımladı ve Dr. Boericke 1921 de İngilizce versiyonunu yayınladı. Yine de remediler sentisimal (C) potens olarak hazırlanmaya devam edildi.
1950 Yılında The British Homeopathic Journal Dr. Cahrles Pahud’un ‘My Exprience About Hahnemann’s 50 Milesimal Scale Potency ‘ isimli makalesini yayınladı. Daha sonra Dr.Pierre Schmidt 1956 yılında The Journal Of the American Institute of Homeopathy de Organon 6. Baskısındaki yeni metotla ilgili denemelerini yayınladı.
Batı dünyası 1/0,2/0..., Hindistanda 0/1,0/2 ya da M/1,M/2 şeklinde gösterilir. LM/1,LM/2 yazmak daha mantıklı, LM deki ‘L’50 yi eder, ‘M’ de milisimali temsil etmektedir.
Hahnemann 6. Organonda mükemmele çok yaklaştığını belirtmişti. Daha önce çözemediği zor ve tekrarlayan vakaların çözümünü sentisimal (C) potensin değiştirilmesinde bulmuştu. C potensi tek doz verip beklemek gerekiyordu. Üstelik şiddetli agrevasyonlar olabiliyordu. Yumuşak tedavi yapılamıyordu. Oysa LM potensi sık tekrarlamamak mümkün oldu ve daha az agrevasyon oluyordu.
Aforizma 161 de bu konuda “Doğal, kronik hastalık semptomlarının ağırlaşması sadece tedavinin sonuna doğru iyileşme neredeyse tamamlandığı zaman ortaya çıkabilir”‘ demiştir. Yani 50 milisimal potensle tehlikeli ve can sıkıcı olabilen agrevasyon sorunu çözülmüş oluyordu.
C potensle hastayı tedavi etmek daha uzun sürüyordu hâlbuki bu yöntemle tedavi süreci de kısaltılmış oluyordu. Hahnemann Aforizma 247 de tedavi süresini kısaltmak için öneride bulunmuştur. “yaşam gücü sürekli aynı dozda ilaç tekrarlarına karşı koymak ister hastalığına benzer olmayan semptomlar, ilaç semptomu olarak ortaya çıkartır. Hâlbuki bir sonraki doz bir öncekinden biraz daha yüksek potenste olursa yaşam gücü zorluk çekmeden doğal hastalığını unutur, iyileşmeye doğru yol alır”. Yani ilaçları sulandırıp, almadan önce her defasında çalkalarsak bir öncekinden daha dinamik ve farklı bir ilaç vermiş oluruz.
Hahnemann organon 6 Aforizma 245-248 de hastalıklardan ve tedavi şeklinden bahseder. Burada; hastalıkları 3 ‘e ayırdığını görüyoruz :
1-Çok acil durumlar
2- Akut hastalıklar
3-Kronik Hastalıklar
1. Katagorideki çok acil durumlar için yaşam gücünün çok zayıfladığı her an, saatler içinde değişikliklerin olduğu hastalıklardan bahseder; kolera, çiçek, tetanoz gibi. Bu hastalarda doğru seçilmiş remediyi sulandırılmış olarak ve elbette her seferinde çalkalayarak saat başı hatta 5, 10,20, 30 dakikada bir çay kaşığı ile veriniz demiştir.
2. Katogorideki akut hastalıkları; yaşam gücünün daha yavaş azaldığı diyare, malarya, tifo gibi hastalıklar diye tanımlamıştır. Yine böyle durumlarda iyi seçilmiş ilacı sulandırılmış olarak 2-6 saat aralıkla vermeyi önermiştir
3. Kronik hastalıkları aylarca süren yaşam gücü zayıflaması diye tarif etmiş bu kategoride romatizmal hastalıklar, cilt hastalıkları, kanser, astım vakalarını tarif etmiştir. Bu kategorideki hastalarda kronik miyazmaların öneminden bahsetmiştir. Bu durumdaki hastalar için ise yine sulandırılmış potenslerin günlük veya günaşırı verilmesini önermiştir.
Görüldüğü üzere LM potens ilaçların günlük tekrarlanmayı mümkün kıldığı ve şekilde süreyi kısalttığını belirtmiştir. Her zaman LM/1 le başlayıp haftada bir ya da hastaya göre daha aralıklı bir şekilde LM/2,LM/3 diye potensleri artırabileceğimizi söylemiştir.
Hahnemann 6. Organon’un neredeyse mükemmele yakın olduğunu söylediği halde neden bugün sentisimal (C) potensler kullanılmaya devam etmektedir sorusunun yanıtı Kent’in çok başarılı yayınlarında ve öğretilerinde gizlidir. Kent ‘in klasik homeopati konusundaki çalışmaları başka bir yazının konusu olacaktır. Ancak tek doz yüksek potens ilaç uygulamak hasta takibi açısından çok daha pratik görünmektedir. Şiddetli agrevasyon olasılığına rağmen doktorun hastayı takibi açısından kolay olduğundan hasta tedavi ve takip etme sürecinde Organon 5 ‘te takılı kaldığımız söylenebilir. Bu konunun homeopatlar arsında bir süre daha tartışma konusu olacağı kesin. Bu konuda daha fazla tecrübe sahibi olup, Hahnemann’ın yaptığı gibi bilimsel gözlem ve çalışmalar yapmak ve homeopati konusundaki değişikliklere açık olmak gerektiği kanaatindeyim. Ayrıca Organon çalışmadan, homeopati felsefesini anlamdan iyi bir Homeopat olmanın mümkün olmadığını düşünmekteyim. Hahnemann pratikte karşılaştığımız pek çok sorunun cevabını 1842’de yanıtlamış durumda. Onu iyice anlayıp sindirirsek daha ileriye taşımak da mümkün olabilir.
Referanslar
1-Samuel Hahnemann ; İyileştirme Sanatının Organon’u 6.Baskı(2009); Klasik Homeopati Derneği 2009
2-Dr.Harimon Choudhury; 50 Millesimal Potency; 2017 (Bjain Publishers)