
Her insan özel ve tektir. Herkesin alışkanlıkları da farklı farklıdır. Homeopati bu farklılıklarla çok ilgilenir. Homeopatik tanı herkesten farklı bu özelliklerimiz sayesinde konulur. Örneğin bazıları suyu ılık bazıları ise soğuk içer. Bazılarının aklına su içmek gelmez ,bazısı da su şişesini elinden düşürmez. Bunların hiçbiri yanlış değildir bunlar bize ait karakteristik özelliklerdir. Cinsellik için de böyle farklı farklı özelliklerimiz var ve bunların her biri homeopatik ilaç seçerken bize yardımcı olur. Örneğin bazı insanlar için cinsellik vazgeçilmezken, hayatlarında mutlaka olması gerekirken bazı insanlar için bu bir ihtiyaç değildir, önceliği de değildir.
Cinsellik toplumda çok uzun zamandır tabu olmuştur. Tabu olduğu için bu konudaki hastalıkları paylaşmak bunlarla ilgili tedavi almak da zorlaşıyor. Türkiye’de bu konuda tedavi yapan merkez sayısı pek az ancak hasta sayısı oldukça fazla. Toplumun cinselliğe bakışı ya üretkenlik üzerine ya da yok saymak üzerine.
Eski kadim öğretilerde; Tao öğretisi, Tantra öğretisi, Kamasutra öğretisi gibi cinsellik eğitimi çok önemliydi. Çünkü cinsellik sadece üremek için değil aynı zamanda kutsal olana ulaşmak için bedenlerin aracılık ettiği bir çeşit ibadet şekli olarak sunulur. OSHO seks için der ki;” Seksi 1.adım yapın sonuncu olmasın. İki aşık seks sırasında derin orgazmdayken birbirleri içinde erirler o zaman kadın kalmaz, adam kalmaz. Onlar sadece ying ve yang gibi bir daireyi tamamlarlar, birbirlerine ulaşarak, birbirlerinde eriyerek ve kim olduklarını unutarak. İşte bu yüzden AŞK çok güzeldir. Buna mudra denir. Daha sonra sonuncu adım ise varoluşun içinde eriyip yok olmaktır; buna da mahamudra denir.” Yani özetle OSHO der ki sex ve orgazm aşkın hissedilebilen , anlaşılabilen gözle görülen kısmıdır. Olma yolunun birinci ve en basit ama bazen en zor basamağıdır.
Seks yaşamın devamlılığı için gereklidir. Pek çoğumuz sağlıklı bir cinsel aktivite sonrası hayata geldiğimize göre sexle ilgili şeyleri küçük görmek, saklamak yerine olması gereken yere getirmeliyiz . Bu şekilde bu konuları daha rahat tartışabilir ve çözüm bulabiliriz.
Homeopatlar olarak biz hastalarımıza sıklıkla cinsel aktiviteleri olup olmadığını varsa bu konuda farklı sorunları olup olmadığını sorarız. Ne zaman bir hastaya cinsel aktiviteniz var mı ? Nasıl diye sorsam bana normal diye cevap veriyor. Ancak bu konudaki normal nedir ? Bir platina hastası için günde 3-5 kez seks yapmak normalken bir sülfür hastası için ayda bir kez yapmak normal olabilir. Ya da bir medorinum hastası, bütün gece barlarda dolaşıp geceyi geçireceği bir partner bulamazsa kendini kötü hissedip hasta olabilir. Bir hyos hastası için açık seçik konuşmak normal ve rahatlatıcı olabilirken bir natmur bu konularda konuşmak istemeyecektir. Sıkıcı ve rutine girmiş bir ilişki nedeniyle ya da iş yerinde gelişen sıkıntılardan sonra ereksiyon problemi yaşayan bir lycopodium bu sorununa homeopati ile kolayca çözüm bulabilir. Her konuda olduğu gibi cinsel işlev bozukluklarında da kişiye özel tedavi vermek gerekmektedir. Bazı erotik shopların azdırıcı olarak bazı homeopatik ilaçları pazarladıklarını gördüm. Evet gerçekten de bazı homeopatik ilaçlar için böyle özelliklerinin olduğu biliniyor ancak yinede hastayı bütüncül olarak değerlendirip onun özelliklerine göre ilaç başlamak doğru olur. Kalıcı tedavi için bu gerekir.
Cinsel işlev bozukluklarına ayrı ayrı bakacak olursak:
Boşalma Sorunları
Omurga
zedelenmesi, üretra darlığı, prostat bezinin ya da testislerin ameliyatla
alınması gibi fiziksel sorunlar boşalma mekanizmasını etkiler. Orgazm olmadan
boşalma gerçekleşebilir veya tepkisizlik dönemi(orgazmdan sonra tekrar orgazm
olmak için gereken süre) kısaysa eğer boşalma olmadan orgazm gerçekleşebilir.
Arka arkaya boşalma kapasitesi ergenlikten sonra hızla azalır. 41
yaşındakilerin sadece % 10 u seks yaparken birden fazla kez boşalabilir. Uykuda
boşalma normal sayılmaktadır.
Bu durum
partnerlerin cinsel tatminsizliğine neden olur; kadın kullanılmış hissetmeye
başlar, kızar, seks konusunda isteksizleşir, depresifleşir, erkek mahcup
hisseder, çok erken orgazm olacağından
korkar, kendi cinsel performansından endişe etmeye başlar ve ereksiyon
bile zorlaşmaya başlar. Hızlı orgazm ve boşalma genellikle pek çok ilişkinin
başlangıcında yaşanır; güven ve yakınlık artarken endişe kaybolur böylece
boşalma zamanını kontrol etmek kolaylaşır. Bazı vakalarda prostat iltihabı
orgazm ve boşalmayı geciktirmeyi zorlaştırır.
Boşalma sorunu
yaşanıyorsa mutlaka bir üroloğa gidip fiziksel rahatsızlık olup olmadığı
araştırılmalıdır. Temelinde fiziksel, fizyolojik bir rahatsızlık yoksa yapısal
bir remedi verilebilir. Yukarda örneğini verdiğim remedi gibi lycopodium bunlardan biri olabilir.Eğer hala uzman
yardımına ihtiyacınız var seks terapisine gidebilirsiniz. Terapi seanslarına
partnerinizin de katılması gerekebilir. CETAD (Cinsel eğitim ve tedavi
araştırma derneği) bu tür sorunlara
yardım eden bir dernek . Bu derneğe başvuruda bulunabilirsiniz. Ancak öncesinde
yapısal
homeopatik tedavi şiddetle tavsiye edilir, aynı zamanda remediler
endişe ve gerilim sorunlarınıza da yardımcı olur. Yapısal homeopatik tedavi kişiye özel doğal
tedavi yöntemidir. Uzman homeopatlara danışılması gerekir.
Ereksiyon
Problemi
Omurilik veya
cinsel organlarda ameliyat veya travma , diyabet, çeşitli sinir bozuklukları
gibi kronik rahatsızlıklar, alkol, kokain, aşırı uygunsuz vitamin gibi ilaçlar
ereksiyon olamamaya neden olabilir. Günümüzde ereksiyonu sürdürememe
vakalarının % 80 i penise kan gitmesiyle ilgili fiziksel problemlerden
kaynaklandığı düşünülüyor. Böyle fiziksel bir durum oluşabileceğinden üroloğa gitmek ve muayene olmak gerekir.
Modern yaşam
baskısından kaynaklanan zihinsel ve duygusal yoğunluk veya stres gibi
nedenlerle ereksiyon kaybı olabilir.
Çoğu erkek yaşamlarının bir döneminde ereksiyon güçlüğü yaşar, sıklıkla
kadınlarla birlikteyken güçlü hisseder fakat bir tek ya da nadiren olan
başarısızlık “iktidarsızlık” olarak adlandırılmaz. Ancak başarısızlık korkusu başlarsa ; başarısızlık
yaşanmaya başlar, bu durumda stres ve kaygı oluşur ve biz yapısal homeopatik tedavi
ile bu durumun değişebileceğini
biliyoruz ve tavsiye ediyoruz.
Cinsel İsteksizlik
Cinsel
isteksizlik; hamile kalma korkusu, hormonal veya fiziksel olmayan yoğun can
sıkınıtısı veya performans konusunda kaygılar gibi nedenlerin sebep olduğu mental stres ve depresyona bağlıdır.
Frijit(cinsel soğukluk) ya da iktidarsızlık gibi kavramlar modası geçmiş
kelimelerdir ve bize yardımcı olmazlar. Kadında veya erkekte normal seviyede
bir seks isteği (libido) yoksa hem kadında, hem de erkekte testosteron hormonu
libidoyu sağlamaktadır. Karaciğer sorunu, böbrek rahatsızlığı, yorgunluk, ağrı,
hastalık, depresyon, antidepresan kullanımı, uyku ilacı, hipertansiyon ilaçları,
zayıflatma ilaçları ile alkol gibi sebeplerden testosteron seviyesi
baskılanabilir.
Erkeklerde
testosteron üretimi, ve bu sayede libido, yaşla birlikte yavaş yavaş azalır. Bu
da cinsel birleşme aciliyetini azaltır, daha yavaş erekte olur ve orgazmı
geciktirir böylece cinsellikte kötüleşme yerine keyif almayı yükseltir. Kadın
ve erkekte mental olarak uyarılma daha uzun sürer. Bazı kadınlarda doğumdan
veya jinekolojik operasyon sonrasında sekse ilginin geçici olarak azalması adet dönemleri öncesinde libidonun aşağı düşmesi normaldir. Bazı kadınlarda doğum
kontrol hapları ve hormon tedavisi seks hayatına kötü etki yapar.
Bu tür durumlarda tedavinin ilk basamağı libidoyu tedavi etmektir. Sebeplerin
tümüyle psikolojik olduğu durumlarda seks terapisi oldukça başarılı sonuç
verir. Homeopatik yaklaşım yapısaldır, ortada herhangi bir fiziksel
problem olmadığında başarıyla uygulanır. Fiziksel sebepler varlığında da tedaviyi destekler.
Mastürbasyon Sorunları
Mastürbasyonun
sağlığı zayıflattığı, homoseksüelliğe yönelttiği, cinsel ilişki kurulmasının
gelişimini geciktirdiği veya cinsel ilişki esnasında orgazm olmaya engel olduğu
gibi endişeler doğru değildir.
Araştırmalar,
cinsel ilişkisi olan kişilerde ilişki dışında mastürbasyon yapmaya devam
edenlerin etmeyenlere göre daha az cinsel problemleri olduğunu gösteriyor. Kimi
çiftlerde cinsel ilişki esnasında karşılıklı veya kendilerine mastürbasyon
yapmaları seks oyununun bir parçasıdır.
Yine de mastürbasyon dürtüsü anksiyeteye
sebep oluyorsa yapısal homeopatik tedavi anksiyete ve gerginliği gidermeye
yardımcı olur.
Cinsel Birleşme Korkusu
AIDS, uçuk ve
diğer cinsel yolla bulaşan hastalıklar korkusu, çocuklukta daha az fiziksel
temas, yakınlık görmüş olma, çocuklukta genital organları keşfetmede veya
mastürbasyon yapmaya anne/babaların kızması. Bu korkudan hap veya alkol
kullanımına başlanması problemi daha da kötüleştirir. Anksiyete, genel güvensizlik veya yakın ilişki
kurma zorluğu çekiliyorsa yapısal
homeopatik tedavi tavsiye edilir.
Vajinusmus
Dünya Sağlık Örgütü’ne göre ise vajinismus, kadının olmasını
arzu ettiği halde, penis, parmak veya başka bir objenin vajinal girişini
sağlamak konusunda sıkıntı yaşaması, genellikle eşlik eden kaçınma, kas
kasılmaları ve ağrı beklentisi ve
korkusu olması şeklinde tanımlanmaktadır.
Vajinismus, genellikle ilk cinsel birleşme denemesinde ortaya çıkmaktadır. Daha seyrek olarak eşle olumsuz algılanan cinsel deneyimden sonra, cinsel taciz, doğum, düşük, kürtaj, hasta açısından kötü deneyimlenen jinekolojik muayene ve operasyonlar sonrasında da oluşmaktadır. Türkiye’de cinsel sorunları saptamak amacıyla yapılan toplumsal bir taramada, %54 kadının ilk birleşme denemesinde korku, acı hissi ve kaçınma davranışı gösterdikleri ve cinsel birleşmenin gerçekleşmediği saptanmıştır. Bu kadınların % 17’sinin halen birleşemediği ya da birleşmede sorunlar yaşadığı tespit edilmiştir. Türkiye’de cinsel tedavi merkezlerine vajinismus nedeniyle başvuran hastaların oranı ise % 62.2-75.9 arasındadır. Batılı ülkelerde ise vajinismusun görülme sıklığı % 1-6’dır.
Maalesef vajinusmus ülkemizde büyük sorun . Sebep çoğunlukla cinsel şiddet, travma,taciz, bu konudaki gelenek baskısı, yanlış inanışlar ve öğretiler. Yapısal homeopatik tedaviyi tavsiye ediyoruz. Beraber seks terapileri ne katılabilirsiniz hatta partnerinizle gitmelisiniz. CETAD terapi ve eğitim konusunda size yardımcı olabilir.
Cinsel Birleşmede Ağrı Hissetme (dyspareunia)
Kadınlarda
vajina veya vulva enfeksiyonları var ise cinsel ilişki acı verebilir ve normal
olmayan akıntılara veya kaşıntıya neden olur. İdrara sık çıkma, kaslarda spazmı,
derin girildiğinde veya bazı pozisyonlarda vajina girişinde ağrı olması ; uterus
retroversiyonu veya endometriyozu veya servikal erozyonu gibi nedenlerle olabilir. Bu gibi durumlarda mutlaka kadın
doğum doktorunuza başvurunuz.
Vajina kuruluğu
partnerler için soruna ve ağrıya neden olur. Vajinal salgısı yetersiz olduğunda kayganlaştırıcı jeller
genelde yardımcı olur. Bebek sahibi olduktan hemen sonra cinsel ilişkiyi
sürdürmek acı verici olabilir.
Erkekte boşalma veya idrar esnasında yanma hissi ve belki penisten gelen normal olmayan akıntı, cinsel ilişki esnasında ağrı durumunda üretra veya prostat enfeksiyonu olabilir. Özellikle penisin başı kırmızı, kaşıntılı, iltihaplı veya su topladığı enfeksiyonlarda, uçuk gibi enfeksiyonların varlığında ağrı gelişebilir. Bu tür durumlarda mutlaka hemen üroloğa gidilmelidir. Penis başında ağrı veya kaşıntı spermisit kremlere veya vajinal salgılara hassasiyet olabilir. Problem prezervatif kullanarak çözülebilir, prezervatif alerjiye sebep olursa alerjik reaksiyon yapmayan marka kullanılmalıdır. Sık ürogenital enfeksiyon, ürogenital döküntüler yapısal homeopatik tedaviyle de kalıcı olarak düzelebilir.
Sekse aşırı düşkünlük
Fiziksel
sebepler nadirdir çoğunlukla belli ilaçların tetiklemesi ile olur bazen de
yukarda da anlattığım gibi bazı kişilerde yapısal olarak aşırı istek olabilir.
Aşırı istek partner tarafından sorun olmadığında genelde sorun değildir. Ancak
aşırı istek gerginlik, stres yaratıyorsa veya partner açısından zorluk teşkil
ediyorsa yapısal homeopatik tedavi faydalı olabilir.