EPİLEPSİ TEDAVİSİNDE DOĞAL YÖNTEMLER-2

EPİLEPSİ TEDAVİSİNDE DOĞAL YÖNTEMLER-2
DİYETTE YAĞ ORANI
Epileptik hayvanların  yüksek yağ oranlı diyetler beslesi  tavsiye edilir. Kandaki yüksek yağ oranı, beyindeki sinir hücrelerinin uyarımını azaltır. Beyin kimyasına bağlı olarak nöbetler durur. Yüksek yağlı diyet, Omega 3 ve Omega 6 yağ asitlerinin bir kısmını içerir. Bu beynin yangılanma riskini azaltır. 
            Ketojenik diyetler (K-diyet)  yağ oranı yüksek diyetlerdir. Epileptik insanlar K-diyet uygulayarak gıda ilintili epilepsiyi kontrol altında tutarlar. Kedi, köpek sağlığında hiçbir diyet olumlu sonuç sağlamıyorsa, ketojenik diyet son çare olabilir. Ketojenik diye düşünülüyorsa,  lesitin ve kolin gibi besinler diyete ilave edilmelidir.  Yeterince beslenememiş vücutta, sinir kılıfları ayrılır, çünkü vücut bu koruyucu dokuyu rejenere edemez. Sinir kılıfları için lesitin, esansiyel önem taşıyan bir besindir. K-diyet  diyabet veya pankreatite yol açabileceğinden,  hayvanın kondüsyonunun  da korunmasına dikkat etmek gerekir. Sadece lesitin değil esansiyel vitamin ve mineral maddeler de diyete ilave edilmelidir.
                            ANTİOKSİDANLAR
            Sadece doğal pet gıdaları değil, özel besinsel takviyelerle de epilepsi kontrol edilebilir. C vitamini, E vitamini gibi antioksidanlar hastalıklarla savaşan ve immun sistemi koruyan takviyelerdir.
            Birçok holistik veteriner hekimin vurguladığı gibi, C vitamini immun sistemi güçlendirir ve toksinlerden vücudun arındırılmasına yardımcı olur. E vitamini de, yağlar gibi beynin yangılanmasını azaltır. Daha önce de açıklandığı gibi epilepsi nöbetleri, sinir sistemi ve beynin yangılanma proçesinden başka bir şey değildir. Güçlü ya da zayıf immunite, epileptik  semptomların sonuçlarını etkiler.  Örneğin, sinir sisteminin küçük bir yangısı, baş ağrısını tetikler. Bu ise büyük bir nöbete neden olabilir.
            Olgu örneği: Günde birkaç kez nöbet geçiren 6 yaşında bir Irish Setter’e fenobarbital ve potasyum bromid tedavisi uygulanmış, sonuç alınamamıştır. Tedavi olarak, akupunktur ve E vitamini desteğine geçildiğinde nöbetler son bulmuştur.   
            İyi vitamin ve mineral madde programları ile nöbetler azaltılabilir. Özellikle epileptik hastalarda  çoklu mineral madde ve vitamin takviyeleri gereklidir.                     
                                     B 6  VİTAMİNİ
            Epilepsiyi azaltan başka esansiyel vitaminler de vardır. Uzun zamandan beri bilindiği gibi, B 6 vitamini eksikliği memeli türlerinde nöbetlere neden olur. Köpekler de insanlar gibi memeli bir türdür.
            Niacinamid, B6 vitaminlerinin bir çeşididir. Bir olguda, epileptik bir Podel’a, haftada bir 25 mg niacinamid verilerek nöbetler bitirilmiştir.
            Holistik Veteriner Hekim’ler, sinir dokusu için, B vitaminlerinin önemini bilirler. Doğal B kompleks vitaminleri,  sağlık ürünleri ve  takviyelerini satan dükkanlardan da temin edilebilir.
                                  BİTKİSEL TEDAVİ
            Herbal yani bitkisel ilaçlar, doğanın otlarından derive edilirler. Tarihsel olarak tedavide bitkilerin kullanımı, farmakolojik ilaçlardan daha eskiye dayanır. Sinir sistemini güçlendiren otlar epilepsi kontrolünde kullanılırlar. Epilepsi  tedavisi açısından önem taşıyan önemli üç bitki vardır. 1-Valerian (kedi otu kökünde bulunur) 2- Takke otu  3- Yulaf samanı
            Valerian, sedatif etkilidir. Beyin merkezini etkiler. Antikonvülsif etki yapar. Güvenli bir tedavi sağlar. Takke otu, sinir gerginliğini ve sinirsel ağrıları azaltır. Yulaf samanı ile beslemek, yumuşak, sedatif bir etki ile sinir fonksiyonlarını ve beyni geliştirir. Postadrenalin anksiyetesinde konvülsif nöbetlerden sonra bu tarz beslenme faydalıdır.
            Bu üç bitkinin birlikte kullanımı epilepside olumlu sonuç sağlar.
                                       HOMEOPATİ
            Homeopatik ilaçlar, benzer benzerini iyileştirir ilkesiyle çalışırlar. Sağlam birisine verildiğinde, hastalık belirtilerine neden olan bir madde, aynı zamanda  aynı bulguları taşıyan hasta birine verildiğinde iyileştirici etki sağlar.  Örneğin, ısırgan otu dokunulduğunda deri tahrişi ve kaşıntıya neden olur. Homeopatik ilaç olarak hazırlandığında ise kaşıntılı deri tahrişlerini iyileştirir. 
            Epilepsili hastalarda nöbetlere neden olan şey bilinmediğinden, homeopatik ilaç olarak hazırlanmış tek bir reçete de yoktur. Hastanın durumuna göre birçok homeopatik ilaç birden kullanılabilir. Epilepsili hastanın semptomlarına uygun  homeopatik ilaç  bulunduğunda başarılı olunur.
            Olgu örneği: 12 yaşında bir Podel’ın bir günde geçirdiği sayısız nöbetleri için Fenobarbital tedavisi uygulanmış, ancak sonuç alınamayınca  Homeopatik silicea ile tedavi sağlanmıştır.  3 ay sonra nöbetlerin azaldığı bildirilmiştir. .
            Homeopatik ilaç doğru seçildiğinde hasta tedaviye çabuk yanıt verir. Homeopatik ilaçların diğer ilaçlar gibi, istenmeyen yan etkileri yoktur.
            Thuja Occidentalis 30C:  1 aylık tedaviden sonra durum değerlendirilmesi yapılır. Düzelme sağlanmışsa başka bir tedavi düşünülmez.
            Arnica Montana 30C:Kafa travmasından sonra gelişen epilepsilerde iyi sonuç verir.
            Doku tuzları: Tedaviler başarısızsa denenir. Sağlık ürünleri ve destekleri satan dükkânlardan temin edilir. Diğer homeopatik ilaçlarla birlikte kullanılmamalıdır. Günde bir kez kullanılıp hastanın semptomları gözlenir. Kullanılan bazı doku tuzları şunlardır:
            Kali Phosphoricum 6X:Uykusuzluk, irritabilite, aşırı sinirlilik, sinir gerginliği gibi sinirsel rahatsızlıklarda kullanılır.
            Ferrum Phosphoricum 6X:Kafa travma ve kanamasıyla birlikte görülen nöbetlerde kullanılır.
            Natrum Sulphuricum 6X: Travma  sonrası gelişen epilepsilerde kullanılır.
            Silicea 6X: Gece ya da uykuda gelişen nöbetlerde kullanılır.
                      EVDE NELER YAPILABİLİR
            Epilepsi hastaları için  azaltılmış stres, detokslanma kürü ve egzersiz önerilir. 
            Aşı veya başka bir sebeple veteriner kliniğine gitmek, aşırı deri kaşıntısı, aileye yeni bir bebek katılması ya da eve yeni bir köpek alınması gibi psikolojik, fiziksel ve duygusal faktörler epilepsili hayvanda büyük hasar yaratabilir. Seyahat, uyku düzeninin değişmesi gibi günlük rutinin değişmesi nöbetleri tetikleyebilir. Hayvanın hayatında stres yaratabilecek değişikliklerden kaçınmak gerekir. Yemek saatleri, egzersiz saatleri hep aynı tutulmalıdır. Evden ayrılmadan önce; giyinme hazırlıkları, ışıkları söndürmek, anahtarın sesi gibi durumlar  hayvana stres yükler. O nedenle bu ve benzer genel davranışlar yapılmamalı hatta mümkünse farklı bir kapıdan çıkılmalıdır. Böylece köpeğin endişesi azaltılır. Dönüldüğünde de,  sakin davranılıp, strese bağlı nöbet çıkma olasılığı kontrol altında tutulmalıdır.
            Nöbet öncesi korku, hayvan davranışında büyük rol oynar. Köpek sahibine doğru korku içinde koşar. Bu durumda sakin davranıp, yumuşak bir ton ile köpekle konuşmak onu rahatlatır. Epileptik köpeklerde duygular, nöbetler üzerinde büyük rol oynar.
            Sağlık ürünleri satan dükkânlardan alınabilecek sakinleştirici etkili bitkiler edinilerek korku ve stres azaltılabilir.
                        TOKSİNLERDEN ARINMA (DETOKSLANMA)
            Bazı bitkiler gibi, kimyasal madde içermeyen temiz çevre koşulları da hem toksinlerden arınmada hem de bu toksinlerin beyin dokusunun irritasyonunu azaltmada önemli rol oynar. Epilepsi hastası köpek; sigara dumanından, araba egzozundan, doğal olmayan antiparaziter  spreylerden, kimyasal içeren tasma ve banyolardan, renkli televizyondan, mikrodalga fırından ve sinir sistemine etkili tüm uyaranlardan uzak tutulmalıdır.
            Yıllık ya da  periyodik aşılamaların bile epilepsiyi şiddetlendirdiğine ilişkin yayınlar vardır. Aşıların içeriklerindeki proteinin,  organizmaya  karşı bir reaksiyon yaratarak, allerjik ensefaliti tetiklediği ve düşük dereceli bir beyin yangısına sebep olduğu bildirilmiştir.  Aşı sonrası yan etkileri gidermede homeopatik bir ilaç olan Thuja occidentalis kullanımı ile epileptik nöbetler engellenebilir.
Pireye karşı korunmak için epileptik köpeklere anti-pire ürünleri yerine doğal yollarla kontrol sağlanması tercih edilmelidir. Bu amaçla kullanılabilecek  kene, sinek, pirelere karşı bitkisel çözümlerin, epilepsi konusunda   daha sağlıklı olduğu şüphesizdir.
                        
EGZERSİZİN FAYDALARI
            Koşu, yüzme, yürüyüş epileptik nöbetlerin çıkış sıklığını azaltır. Çünkü düzenli fiziksel aktivite sinirsel enerjiyi yükseltir. Egzersizin, sedatifler gibi, sinir sistemini sakinleştirici etkisi vardır. Spor aktiviteleri, hayvanın kondüsyonunu sağlıklı tutar.
            Düzenli fiziksel egzersiz yapan insanların daha az hastalandıkları ve daha dirençli oldukları çalışmalarla ortaya konmuştur. Çünkü egzersiz, immun sistemi güçlendirir. Epileptik kedi ve köpeklerin, egzersizden büyük fayda sağladığı görülmüştür. Koşmak,  sonrasında  doğal trankilizan alınmışçasına etki yapar.  Epilepsili köpekler, her gün 20 dakika egzersiz yapmalıdırlar.  Ne yazık ki, köpeklerin %75’i egzersiz mahrumudurlar.
            Kediler de, fiziksel aktiviteye ihtiyaç duyarlar. Birçok kedi, oyuncaklarla oynamaya bayılır. Bu, kalbi ve akciğerleri güçlendirir. Vücudu geliştirir. Stresi azaltır. Kasları çalıştırır. Hayvanı iyileştirir. Egzersizden sonra yeterince su  içmeye teşvik edilmelidir.
                        
YENİ İLERLEMELER
            Son yıllarda, geleneksel ilaçların dışında, alternatif tedavileri de içine alan, yeni medikasyonlar epilepsi tedavisinde kullanılmakta, hatta ilaçsız sadece holistik tedaviler  sıklıkla uygulanmakta ve iyi sonuçlar alınmaktadır.
            Genellikle, geleneksel ilaç kullanımının pozitif görünümü tedaviye öncelik sağlasa da, alternatif tedavileri araştıranlar, zamanla, antikonvülsif, barbitürat gibi ilaçlardan yan etkileri yüzünden vazgeçmektedirler.  Kedi, köpeklerinde  holistik yöntemlerle tedaviye yönelenler genellikle, kendi hastalıklarında da   holistik yöntemleri tercih eden kişilerdir.
            Bazı durumlarda,  tedavilerde süperalternatif tedavilerin, stratejilerin  denenmesi gerekebilir. Ketojenik diyette olduğu gibi. Ancak her zaman, her tedavi yöntemi tek başına yeterli  veya uygun olmayabilir. Örneğin ketojenik diyet ile her ne kadar nöbetler kontrol altına alınsa bile, gelişim çağındakilerde kullanımı zordur. Farklı açılardan bakıldığında hem geleneksel tıbbın hem de holistik tıbbın tartışmaya açık tarafları olduğu görülür.
            Yüksek yağlı ketojenik diyetler(K-Diyet) ile vücut yakıt olarak karbonhidrat veya protein yerine yağları kullanır ve  ketonik  vücut şekillenir. Ketojenik diyette, protein miktarı vücudun ihtiyacına göre belirlenirken, karbonhidrat seviyesi mümkün olduğunca sıfıra yakın tutulup, yağ miktarı arttırılır. Hayvanın boyutuna göre, diyete sıvı veya katı yağ eklenir. E vitamini, lesitin, kolin de eklenir. Düzenli yemek alışkanlığı yarıya düşürülür. Şayet köpek bu şekilde aç kalıyorsa, elma, sebze ya da yüksek yağlı patates cipsiyle beslenebilir.

             
 Ev yapımı K-Diyet    (1 öğünde verilen miktar)

                                                                            17.5 kg                                 5 kg
Ezilmiş tavuk                                                      1/2 bardak                            1/4bardak 
Rendelenmiş havuç                                             ¼ bardak                        2yemek kaşığı
Ezilmiş brokoli                                                    ¼ bardak                        2yemek kaşığı
Kanola yağı                                                         85 gram                       1.5yemek kaşığı
E vitamini                                                            200 İ.Ü                                 100 İ.Ü
Kalsiyum                                                             500 mg                                  200 mg
Yosun tozu                                                           küçük bir parça                serpme
B vitamin tableti                                                  1 tablet                                 ¼ tablet
Lesitin granül                                                       küçük bir parça                 serpme
·                 Günde 2 kez

Birçok Holistik Veteriner Hekim, pişmiş et yerine, çiğ etle beslemeyi sağlıklı bulurlar. Çiğ et, pişmiş ete göre sağlık bileşenlerini daha fazla barındırır. Ancak çiğ ette bulunabilecek E.coli, salmonella (özellikle tavuk ve kanatlı ürünlerinde )riski de gözardı edilmemelidir. Buzdolabında bile olsa uzun süre bekletilmiş çiğ ette bu bakteriler ürer. Bakterilerin henüz üremediği taze çiğ et (kesildiği birkaç gün içinde ), hijyenik olmak şartıyla çiğ verilebilir. Eğer çiğ et  vermede rahatsızlık duyuluyorsa piştikten sonra bekletmek yerine yemeden hemen önce pişirip yedirmek daha uygundur.
K-diyet şişmanlara  ya da pankreas hastalarına  verilmez. K-diyet, kedilere de verilmez çünkü kediler bu diyetle şişmanlamaya ve ölümcül karaciğer hastalıklarına ve diyabete meyilli olurlar.
K- diyet uygulayanlarda 10 gün sonra bu diyet derece derece değiştirilmelidir. İlk 3 gün K-diyetin ¼’ü eski diyetin ¾’ü ile karıştırılarak verilir. Sonraki 3 gün, ½ K-diyet, ½ normal eski diyet verilir. Son 3 gün, ¾ K-diyet, ¼ eski diyet verilip, 4/4 K-diyete geçilir.
      Çiğ et verilecekse, ½ et, ½ çiğ sebze karıştırılarak verilir. Vitamin ve mineral ilavesi unutulmamalıdır.

      Güven, epilepsi tedavisinde başarı getiren bir faktördür. Epilepsi hastası nöbet sırasında kendine zarar vermesin diye önlem almak gerekir. Sakin bir sesle nöbet geçiren hayvanla konuşulur. Hasta yerde tutulur. Koltuk masa gibi mobilyalara çarpması önlenir. Tasma ve zinciri boynundan çıkarılıp boğulması önlenir. Nöbet sırasında köpeğin ağzına dokunulmamalıdır çünkü çene kaslarına sahip olamadığından ısırabilir.
      Köpekler dillerini yutmazlar. O yüzden ağızlık takmaya gerek yoktur. O sırada ilaç içirilmeye çalışılmamalı ve dili tutulmaya çalışılmamalıdır. Hasta sahibinin bilinçli olması  gereklidir. Köpek, nöbet sırasında çiş ya da kaka yapabilir. Çoğunlukla nöbetler,  60 saniyeden az sürer. Bu hayatı tehdit edecek bir süre değildir. Fakat nöbetler 5 dakikadan sık tekrarlıyorsa ve  nöbetler arası bilincin kazanılması mümkün olmuyorsa, derhal veterinerle temas gereklidir.
      Nöbetlerin zamanı  ve süresi not edilmelidir. Veterinerin önerileri dikkatle dinlenmelidir. İlaç tedavisi ve dozajı  veterinere danışılmadan değiştirilmemelidir. Sabırlı olmak gerekir. Bir diğer tedaviye istekle geçmek gerekir. Eğer köpek iyi bir ırka ait ise, yetiştiricilik açısından yavru alınmamasına dikkatle özen gösterilmeli bir kulübe bağlı ise epilepsi durumu bilgilendirilmelidir.

Dr. Gülay Kabasakal Ertürk
Veteriner Hekim&Homeopat
(Yayınlanan yazıların telif hakkı Dr.Gülay Ertürk'e aittir. Kaynak gösterilerek paylaşılabilir..)

Kaynak: Cal Orey; Epilepsy, Natural Pet Care For Dogs And Cats